11 Aralık 2009 Cuma

Elano! Tek pas oynamayı Arda Turan'a öğret!


Arda Turan'a olan antipatim giderek artıyor.. Bu takım ne çektiyse, kendini en Galatasaraylı gören, klüp üzerinde tahakküm kurmaya çalışan futbolculardan çekti. Üzülerek görüyorum ki, Arda Turan da bu futbolcuların arasına adım atmış durumda.

Maç sırasında sürekli bir şeyler ispat etme kaygısında. Kafasında sürekli kırk düşünce dönüyor. Oynadığı oyundan zevk almıyor; zevk almaktan başka kaygıları var kafasında. Elimi şöyle kaldırırsam taraftara şöyle mesaj veririm; yüzümü böyle asarsam medyaya mesaj veririm; şurda şu şutu çekersem, yanımda benden müsait Elano anlar ki bu takımın lideri benim.. misali, bir sürü tilki dolanıyor kafasında.

Bu düşüncelerle dolu bir beynin, Allah'ın kendisine verdiği o muhteşem yetenekleri düzgün kullanmasına imkan yok.

Bu anlamda, en kötü oynadığı dönemde dahi 5 maç üst üste dökülse de 90 dakika oynatılsın dediğim Elano, yavaş yavaş ön plana çıkmaya başlıyor. Zira, Elano'nun kafasında hesap yok! En müsait kimse, o anda yapılması en BASİT ve en DOĞRU hareket neyse, onu yapmaya çalışıyor. Doğruyu yapmaya çalışırken yine hata yapabilirsiniz, ama önemli olan doğruyu hedeflemektir. Arda Turan bir kontratakta kendi eksi etrafında dönüp, 10 kişiye çalım atıp 1 metre ilerleyememişken, Elano tek pasıyla tüm oyunun yönünü değiştiriyor, oyunculara alan açıyor.

Geçen hafta, tam 3 pozisyona girmişti Elano. Şanssızlık olarak girmedi. Ancak bugün itibariyle, yine girdi pozisyona ve bu sefer golünü ağlara bıraktı. Daha da bırakacak. Yeter ki, kafasında kırk tilki dolaşan Kurtlar Vadisi raconcuları, Elano gibilerinin ayağını kaydırmaya çalışmaktansa, bu adam nasıl basit oynuyor, neden bu adam 40 küsür kez Brezilya Milli takımında oynamış, neden ben yazın rezil barlarda gezip tozacakken, bu adam Güney Afrika'da Dünya Şampiyonluğuna oynayıp Kaka'sıyla, Robinho'suyla yarenlik edecek, analiz etsinler.

Emin olsunlar, bunu becerebilirlerse, kendileri de yücelir; o çok sevdikleri mesajını vermeye çalıştıkları Galatasaray da!

5 yorum:

Unknown dedi ki...

Sen pek sevmezsin ama son Tweet'im şu şekildeydi.

Arda Delacour Geneve takmayı biliyor, gel gelelim basit oynamayı hala öğrenemedi.

11 Aralık 2009 23:55
Koray Özdemir dedi ki...

"Arda Turan'a olan antipatim giderek artıyor" Senin Arda'ya antipati duyup duymaman kimi ilgilendirir ki? Bir analiz yazısında "ben" olmamalı.

Ve "Maç sırasında sürekli bir şeyler ispat etme kaygısında. Kafasında sürekli kırk düşünce dönüyor. Oynadığı oyundan zevk almıyor; zevk almaktan başka kaygıları var kafasında" bu bölüm. Nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz?

13 Aralık 2009 16:17
moist dedi ki...

Arda konusunda böyle düşünen nadir insanlardanız herhalde :)

13 Aralık 2009 17:41
osmancanpolatblog.com dedi ki...

Koray Özdemir dogru yere parmak basmissin aynen katiliyorum

17 Aralık 2009 00:29
Mert Kuyumcu dedi ki...

Merhaba GIAN,

Arda Turan, sezon başındaki performansında gözle görülür bir düşüş yaşadığının farkında. Bunun bizlerde farkındayız.

'Bence' çok doğru birkaç noktaya değinmişsin, kesinlikle haklı buluyorum seni ve uzun zamandır takip ettiğim blogunu takip etmeye devam edeceğim.

Sporcuları analiz ederken veya -scouting- yaparken, kendinden belli başlı anektotlar vermek gayet doğaldır. Bu yüzden 'ben' konusunda Sn. Koray Özdemir'e katılamayacağım.

"Turk Telekom Arena" adlı blogumda scouting yaparken, o futbolcuları / takımları daha öncesinden hatim ettiğim için gayet doğal bir şekilde kendi yorumumu yazıyorum.

İyi çalışmalar, bloguma beklerim.

23 Aralık 2009 01:21