Kuvvetli bir Anadolu takimi olarak Galatasaray

Galatasaray'in 9 senedir bize izlettigi malum deplasman maclarindan birisi daha yasandi haftasonu.

Artik o kadar kaniksandi ki bu durum, bu kadro yapisi, bu mantalite ile takimin bu hafta Bursaspor'a karsi kazanmasi halinde dahi Eskisehirspor deplasmaninda Sivas macindan cok farkli bir goruntu ortaya koymayacagini artik herkes tahmin ediyor.

Galatasaray artik kuvvetli bir Anadolu takimi. Her sene 50 kusur, 60 puanlarda puan toplayacak, zor maclarda tokezleyecek, ama arada bir sahlanip uc puana ulasacak, evinde vur-kir parcala, taraftarla daha cok galibiyet alacak, ama deplasmanda sinecek bir takim.

Bu kadronun (yonetim-futbolcu-hatta taraftar mantalitesi) degismemesi durumunda bundan farkli bir sonuc beklemeyelim. Kaniksamak lazim.

Galatasaray'a Mustafa Sarp geldiginde aynen soyle yazmistim Mayis 2009'da:

"1980 doğumlu, Bursasporlu futbolcu.

Benim için anlamı ise beni tanıyanların bildiği üzere, çok büyük.

Mustafa Sarp benim için bir simge.

Mustafa Sarp'ın Galatasaray'a alındığı gün, benim için Galatasaray'in Yıldırım Demirören'in Beşiktaş'ı haline geldiğinin tescillendiği gün olacak.

Mustafa Sarp'ın Galatasaray'a alındığı gün, benim için hala içimde bir umut olarak yaşamaya devam eden, bu klüp benliğindeki sürekli ileriyi düşünen vizyonunu kaybetmedi düşüncesinin yitip gittiği gün olacak.

Mustafa Sarp'ın Galatasaray'a alındığı gün, benim Galatasaray'ın Bülent Korkmaz'lı ya da Bülent Korkmaz'sız, Erciyessporlu Bülent Korkmaz kafasıyla hareket etmeye devam ettiğinin kanıtı olacak.

Mustafa Sarp benim için bir simge.

Kendisinden özür diliyorum. Belki de çok başarılı olacaktır yedek bir futbolcu olarak. Bilemeyiz. Ama benim için simgesel olarak, Mustafa Sarp'in alındığı gün 2009-10 sezonuna dair umutlarımın da törpülendiği gün olacak. "

Gecen bir senede geriye donup baktigimda, hic yanilmadigimi goruyorum. Galatasaray, son 9 senedir ustaca ordugu duvarlarla sonunda basardi ve 2010-11 sezonunda resmen bir Anadolu takimi haline geldi.

Ne acidir ki, bunu artik herkes goruyor. Rakip de goruyor, onemsemiyor, kendi taraftari da goruyor, umut beslemiyor. Galatasaray, her zaman transfer sampiyonu oldugu senelerde degil de, zor sezon baslangiclarinda sampiyonluga ulasan bir takim olmustur. Ama Galatasaray artik o Galatasaray degil, o yuzden hic kimsenin icinde o tarz bir umut dahi yok.

Galatasaray artik sark zihniyetinin sembolu ve bayraktari. Artik o batiya acilan pencere vizyonu yok bu takimin damarlarinda. Yozlasmis iliskiler, belirli bir standarttan uzak karar verisler, rakip takimin baskanlarinin uydusu haline gelip, ezik bir yonetim anlayisi sergilemeler var artik bugunun Galatasaray'inda.

Son 9 senede Galatasaray'a dair hicbir sey bizi sasirtmadi. Sasirtmayacak da artik. Galatasaray son 9 senede Itilmisten, Kakilmistan beter bir takim haline geldi. Basini vurdu, ezeli rakibi vurdu, dolandiricisi vurdu, Suleyman Hurma'si bile vurdu, devlet vurdu, kendi oz benliginden cikardigi futbolcusu vurdu, ayrilan efsaneleri vurdu, gelen vurdu, giden vurdu.

Artik omzumuz o kadar dusuk ki, bunu ne Adnan Polat bu vizyonuyla toparlayabilir, ne de o Kizil Elma gibi umutla bekledigimiz Aslantepe stadyumu.. Bu kadro yapisiyla, orda da hevesiniz ilk Fenerbahce macinda alacaginiz maglubiyetle kirilir nasilsa. Onu da sansla aciklariz. Oysa son 9 senedir, Fenerbahce ve Galatasaray takimlari arasindaki kadro farkini irdelemeyiz.

Galatasaray bu gunlerinden kurtulacak mutlaka. Saha disinda tekrar vizyonuyla bizi gururlandiran, bunu ilk Galatasaray dusunmustu/yapmisti dedirten, saha icinde de, kendi sahasi / deplasman farketmeksizin rakip takimi baski altina alip maclarinin yuzde 90'ini rahat kazanan takim geri gelecek. Bu yillar cile yillarimiz.

Uzuldugum, biz 1980leri, 1990lari gorduk. 2002'ye kadar altin yillarimizi yasadik.

Ama ya simdinin cocuklari? Simdinin cocuklari icin sari-kirmiziyi tutmak icin tek bir neden bile kalmadi neredeyse..

Sari-kirmizi mi dediniz? O da yok ki artik.. Genelde mor ve pembe, bulursaniz, sariya en yakin kremle idare ediniz.
Devamı