Uruguay 0 Fransa 0


Sanki takvim yaprakları 8 sene geriye sardı ve 2002 Dünya Kupası'ndaki o sıkıcı Fransa'yı izledik. Gerçekten de kulakları tırmalayan vuvuzela sesleriyle, oldukça sıkıcı, bu sıcak Cuma akşamında neden evde kalıp da bu maçı izlemeyi tercih ettim, Allah belamı versin dedirten bir maç oldu.

Fransa'nın sıkıcı futboluyla, Uruguay dediğinizde her zaman akla gelecek olan, defansı her şeyin önünde tutan futbol anlayışı birleştiğinde bu sıkıcı futbolun ortaya çıkmaması mümkün değildi. Elbette, Anelka'nın destekleyici forvet değil de tek forvet oynadığı, Chelsea'de sezonun yıldızlarından Malouda'nın yedek bekleyip, senelerin gereksiz futbolcusu Govou'nun ilk 11'de yer aldığı bir Fransa'dan çok şey beklememek lazım. Bir de seneler geçtikçe o ilk Galatasaray'da izlediğimizde bu da nesi yahu dediğimiz Ribery'nin giderek sıradanlaştığını, fark yaratan oyuncu olmaktan uzaklaştığını gözlemliyorum.

Suarez'in daha önde oynadığı taktiksel yapıda, biraz daha fazla orta sahaya yaklaşan Forlan, ceza alanı içinde topla buluşacağı noktalardan sıklıkla uzak kaldı. Buna rağmen, alışı, verişi, şutu ile; ne tatlı bir futbolcusundur sen Diego Forlan demek isterim.. İki sene önce Ajax'tayken izleyip hayran kaldığım, bu sene ise Ajax'ta istatistikleri alt üst etmiş Suarez'i ise, takımının hücumda çoğalamaması nedeniyle çok da eleştirmemek lazım. Ama bu görüntüsüyle, tek başına fark yaratan forvet olmaktan uzaktı. Yeteneğinden emin olduğum için, bunu da heyecanına vermek istiyorum.

Grup A, sıkıcı gruplardan biri olmak yolunda ilk günümüzü pek de renklendirmeyen bir grup oldu. Bundan sonraki maçlarda Güney Afrika-Uruguay'la, Fransa da Meksika ile oynayacak. Bu iki maçtan ilkinde, yine beraberlik, ikincisinde ise tüm sıkıcı futboluna rağmen Fransa galibiyeti bekliyorum. Bu gruptan kim çıkarsa çıksın, ilerleyemez cümlesini kurmadan önce diğer grupları da izlemekte fayda var elbette..

Bir Cuma akşamı, bu sıkıcı maçın yazısı da, bu kadar..
Devamı

Güney Afrika 1 Meksika 1

Vasat altı bir maç izledik. Güney Afrika genlerinde olanı layıkıyla yerine getirdi: Yani koştu. 10 kilometrenin üzerinde yer değiştirmiş tam 8 oyuncusu var. Bu kulvarda zirve mükemmel bir gole de imza atan Tshabalala'da.. İsmi yılların Ilya Tsymbalar'ını, görüntüsü Edgar Davids'i andıran ve maçta mükemmel bir gole imza atan bu oyuncu tam 12.2 km yer değiştirmiş. Güney Afrika'nın bir diğer defansif orta saha oyuncusu Letsholonyane (adına kurban)'nin de tam 12.2 km yer değiştirdiği düşünülürse, Güney Afrika'nın bu zayıf kadrosuyla neredeyse galibiyeti alıp gidecek takım olarak maçta sivrilmesine şaşırmamak lazım.

Meksika takımı tıpkı bu sene izlediğimiz Galatasaray'dan izler taşıyor. Yetenekli olduğu ileri sürülen bir sürü adam ve son hareketi yapamayan yine aynı adamlar. Turnuva öncesi izlediğim İngiltere maçlarında da durum böyleydi. Bir sürü pozisyon bulup, maçı duran toplardan yedikleri gollerle 3-1 kaybetmişlerdi. Bunda oldukça kötü bir kaleci olan Perez'in de etkisi vardı elbette.

Bir çok kişi Meksika'da maçın adamını Giovani Dos Santos olarak gösterecektir. Lakin bütün yarım sezon boyunca söylediğim gibi, orta sahada dripling yapsın, göze hoş gelsin, bilekleri yumuşak olsun diye yüceltilen bu çocuk, maalesef ama maalesef yine son hareketleri yapamıyor. İster şanssızlık, ister beceriksizlik deyin, durum böyle. Tamam doksana giden şutunu kalecinin çıkarmasına şansı yaver gitmedi diyelim; ama o daha maçın başında altı pastan seken topa yönelmesindeki kararsızlık, vurmuş olmak için vurma durumu da nedir? Dos Santos'san, oraya zımba gibi gelip, yine zımba gibi ağlara bırakacaksın o topu. Tıpkı Marquez'in yaptığı gibi..

Marquez demişken, çok fazla sıkmamasına rağmen, yine de attığı golle oyuna damga vurdu. O Dünya Kupalarının en çok yenilen takımı Meksikya'yı ipten alırken, ben de arada bir attığı 50 metrelik pasların her yerini buluşunda, Neill-Marquez rüyasını görmeye devam ettim.

Elbette o iğrenç vuvuzela seslerinin uykuma izin verdiği ölçüde..

Akşamki maçtan 3 puan çıkaran takım bu gruptan çıkma yolunda büyük adım atar. Eğer bu takım Fransa olursa, grubun son maçında Meksika-Uruguay karşılaşması çok zevkli olur; belki bu iki takım birbirini yerken Güney Afrika aradan sıyrılabilir dahi.

Elbette, akşamki maçı izlediğimizde, Grup A yorumunu daha net yapabiliyor olacağız..
Devamı