Ankaralı Turgut'un sesi güzeldir, Mehmet Topal da iyi bir ön liberodur


Bazı oyuncular var; ilüzyon yaratırlar. Mehmet Topal da bu kalemdeki oyunculardan biridir. Gelecek vaadeden, genç oyuncu olarak gelirler; ayakları yumuşaktır, fizikleri düzgündür; bir iki maç da iyi oynayınca, hemen iyi futbolcu, çok büyük futbolcu olacak yaftasıyla yaşamaya başlarlar. Buna tüm seyirciler inanır; o oyuncu inandıkları oyuncu olmadığını ne kadar her hafta kanıtlarsa kanıtlasın, yine de belleklerindeki iyi futbolcu tanımından vazgeçemezler.

İşin komiği; futbolcuların kendi de inanır buna. Hedefim Premier Lig diye çarşaf çarşaf röportajlar verirler. Halbuki, Allah'ın bir şanslı kulu olmasalar, Dardanel'den hasbelkader Galatasaray'a gelmeseler, şu anda kim bilir belki de Tepecik Belediyespor'da filan oynuyor olabileceklerinin farkında olmazlar.

Gerçekten de bu kadar ince bir çizgidir futbolcunun yukarıya çıkış veya dibe gidiş hikayesi. Şanslı bir adam, bir büyük takımın kötü döneminde 2. Lig'den bir anda kendini orda bulabilir ve o sene belki de transfer yapmasa asla bulunamayacağı seviyenin içinde yer almaya başlar. Bazı oyuncular ise şanssızdır; senelerce Anadolu'da, gerek Süper Lig'de, gerek alt liglerde harikalar yaratırlar, ama bir şekilde sınıf atlayamazlar.

Neden bunları yazıyorum?

Şundan..

Bir futbolcu düşünün ki, sertlikten o kadar uzak ve yumuşak ki, bir oyuncuya omuz koymak istediğinde, kendi yere yıkılsın her seferinde..

Bir futbolcu düşünün ki, ilk top kontrolü sıfır olsun, her topu ayağında sektirerek istop etsin..

Bir futbolcu düşünün ki, o kadar rutin oynasın ki futbolu, her hareketi ağır çekim olarak 10 saniye önceden tahmin edilebilsin, tahmin edilebildiği için de sürekli top kaybetsin..

Bir futbolcu düşünün ki, bu kadar ağır olsun, yanından vızır vızır oyuncular geçsin..

Bir futbolcu düşünün ki, 185'ten uzun boyuna rağmen bir tane hava topu alamasın, hatta teknik direktörleri de bunun farkında olup, kornerlerde rakip ceza alanına göndereceğine kendi kalesi çevresinde defansta bekletsin..

Bir futbolcu düşünün ki, sert şut atıyorum diye geçinsin, ama 10 şutundan birinde ancak kaleyi tutturabilsin, bir türlü doğru zamanda doğru şutu çıkaramasın..

Bir futbolcu düşünün ki, direk oynamayı geçtim, yanındaki oyuncuya yan pas yapacakken dahi zorlansın, beceremesin..

ve bu oyuncunun adı Mehmet Topal, görevi de Galatasaray'ın ÖN LİBEROsu olmak olsun..

Hadi canım sen de!
Devamı