Hayatta her şeyin bir sebebi var..


Çok değil bir kaç yıl önce, Galatasaray'a geldiğinde, o kadar çok Anadolu çocuğuydu ki, sahaya çıktığında saygısından Hakan Şükür abisinin elini öperdi.

Saçları bugün olduğu gibi her gün fön ile düzeltilmiş değil, kabarık, azgın bir modeldi. Kim bilir, mahalle berberinde kestirirdi Çanakkale ve ya Malatya'da.

Umut vaadeden genç yetenekti.

Bugün orta sahaların çıtkırıldım oyuncusu.

Hiçbir şey tesadüf değil bu hayatta. Sık sakatlanmaya başlayan, sahaya çıktığında titrek gözüken, herhangi bir rakiple ikili mücadeleye girdi mi güçsüzlükten bir türlü top kapamayan, eskisi gibi şut çekemeyen (Eskiden de kaleyi bulmazdı ya, yine de sert giderdi..), Galatasaray orta sahasının "Avrupa'ya gitmek istiyorumcularından" Mehmet Topal'daki bu gelişimi yukarıdaki resimde ve o resme ışıklık eden Cemil İpekçi'nin röportajındaki aşağıdaki pasajda aramak lazım.

"19 Ocak’ta Türk Böbrek Vakfı yararına düzenlenecek “Butterfly Cemil İpekçi 2010” adlı defilede Pascal Nouma, Mehmet Topal gibi ünlü futbolcuların yanı sıra klarnet virtüözü Hüsnü Şenlendirici, Ebru Ürün, Ceylan Saner, Sema Şimşek gibi mankenler podyuma çıkacak.
Galatasaraylı milli futbolcu Mehmet Topal’ın da hazır bulunduğu provalarda usta modacı tüm sorularımızı samimiyetle yanıtladı.

Futbolcuları giydirmek nereden aklınıza geldi?
Benden gelmedi. Mehmet de (Topal) kendi giyinmek istedi. Ben modacı değil giysi tasarımcısıyım. Dünyada da sanatçılar, futbolcular çok göz önünde olan insanlar. Mehmet “Bana yeni tasarım giysiler yapabilir misin?” dedi, öyle başladık. Futbolcu oluşu beni ilgilendirmiyor. Çünkü futboldan hiç anlamam. Ama futbolcuların hoş bir tarafı var mankenler gibi. Mankenle film yıldızı arasında bir yerdeler. Bir futbolcunun giyim tarzı, saç modeli, taktığı saat, ayakkabı binlerce genç tarafından taklit ediliyor. "


Ne var canım, futbolcunun özel hayatı değil mi?

Öyle değil işte.

Her şeyin bir sebebi var. Aslında çok açık, ama görmek isteyene..
Devamı

Hayat devam ediyor Volkan..


Bu hareket muhtemelen Fenerbahçelileri kendinden geçirmiştir. Nasıl da geçtik dalgamızı, rezil ettik adamları vs. Yakında tshirtleri de yapılır; abuk subuk videoları çıkarılır. Sonuna kadar haklarıdır. Her kim bu ezeli rakibine yapılsa; insan doğası gereği sevinir.

Mesele o değil. Mesele adam olmakta vs. de değil. Volkan'ın olmadığını hepimiz biliyoruz. Mesele nerede biliyor musunuz? Bu tarz hareketlerle ah alanların, bir şekilde hayatlarında sonradan bunun vebalini ödedikleri gerçek mesele..

Alın size Fatih Akyel örneği.. Kadıköy'de Bülent Korkmaz'a saldırdığında aldığı ahı kimse almamıştır herhalde. Hayat devam etti ve bugün Fatih Akyel nerede..

Hayat senin için de devam edecek Volkan Demirel. Bir 10 sene sonra bu şanda şöhrette burun büyüklüğünde olmayacaksın. Bir 10 sene sonra Rüştü Reçber adamlığıyla her taraftardan saygı görecekken, sen yetenekliydi, ama rezil, leş bir adamdı diye anılacaksın bir marketten çıkarken bir babanın oğluna anlatışında. Aslında bu bile yeter sana; ama korkum O'dur ki, Fatih Akyel'den beter olursun bu kafa yapınla..
Devamı

Leo Franco'yu Arda teselli etti (!)


Hadi canım, bunu da yerseniz. İşte Türk futbolunun resmi budur. Basınla arası iyi futbolcu için bu tarz haberler yapılır hemen. Bak bak Büyük Kaptan diye..

Galatasaray'ın Arjantinli kalecisi Leo Franco'nın yediği gol nedeniyle ıslıklandığı Fenerbahçe derbisinden sonra soyunma odasında gözlerinin dolduğu belirtildi. Leo Franco'yu başta kaptan Arda olmak üzere takım arkadaşlarının teselli etmeye çalıştığı öğrenildi.

Kaptan Arda Franco'ya ''Bu statta Galatasaray için hem de çok önemli işler yapmış futbolcuların zaman zaman ıslıklandığına, yuhlandığına ben şahit oldum. Geçmiş yıllarda bana da tepki gösterdikleri maçlar oldu. Ne kadar üzüldüğünü anlıyorum. Bir futbolcu için kendi taraftarı tarafından protesto edilmekten daha kötü hiç birşey olamaz biliyorum. Ama bunu unutmalı ve yoluna devam etmelisin. Profesyonel bir futbolcu olarak 90 dakika sonunda sahada yaşanan herşeyi sahadan çıkar çıkmaz unutmamız gerektiğini biliyoruz. İyi bir kalecisin herkes hata yapar. Elbette istemezdik, elbette sen herkesten fazla üzüldün. Seyircimiz yenilginin üzüntüsüyle tepki gösterdiler. Herşey düzelecektir'' dediği belirtildi.


Belirtmeye devam edin bakalım. Suni efsane yaratmaya, kankalarınızı taraftara pompalamaya devam edin. Nasılsa inanır bu taraftar. O oyuncu da yeteneklerini sergileyeceğine, şimdi şunu yapsam şu mesajı veririm, bunu yapsam bu mesajı veririm diye düşünmekten top oynayamaz. Oynayamayacak haldeyken oynama ısrarıyla belki 3 puan kaybettirir; çünkü fedakarlığın hangi şartlar altında yapılabileceğini tartmaktan tecrübe olarak yoksundur. Rahat olmakla, kendine bakmamayı ayrıştıramaz; 23 yaşında 33 yaşında Sergen Yalçın fiziğine kavuşur.

Devam edin.. Çok güzel.. 33 yaşındaki Franco'yu teselli edip, gözlerini dolduracak kaptanımız (!) var nasılsa.. Hani o geçen sene de Lincoln'ü yola getiren büyük kaptanımız..

Yaşayın..
Devamı