10 Ekim 2009 Cumartesi

Türk sporunun çiğliğinin, kalitesizliğinin bir numaralı müsebbibi Türk Basınıdır..

Yıllardır aynı numaralar..

Yıllardır aynı senaryolar..

Yıllardır kendi kokuşmuşluklarını, kendi kalitesizliklerini, kendi çapsızlıklarını bir irin gibi her yere kusan aynı kişiler..

Türk sporunda güzel bir şey olmasına tahammül edemeyenler.. Hep kendi içlerindeki pisliklerin, entrikaların başka yerlerde de olması gerektiğine şartlanan çapsızlar..

Yine başladılar..

Masa başında ürettikleri senaryolarına Milan, Rijkaard'ı istiyor, Rijkaard da gönüllü bölümünü kattılar.. Kendileri uydurdular, küçük beyinli bazıları da inandı.. Fatih Gökşen tadında çapsız yöneticiler, Galatasaray'a en büyük zararı veren zeka yoksunluklarını bu senaryolara hemen inanarak, "Milan, Rijkaard'ın aklını karıştırmış" demeçleriyle kustular..

Oysa ortada böyle bir teklif yok! Bir sürü yerde söylendiği gibi (aceto balsamico ilk olarak), google news'da, İtalyan haberlerini, İngiliz haberlerini tarayın; bir tane Rijkaard Milan haberi yok. Lakin masa başında oturalım, çok bilmiş havamızla, şu takımı bir karıştıralım diyenler, şu anda amacına ulaşmış durumda.. Çünkü kamuoyu da güdülmeye müsait, kamuoyu da sabırsız..

Oysa, Milan'ın Rijkaard'la ilgisi yukarıdaki altın günlere ait fotoğraflardan birinden ibaret..

Yazık..

Bizlere Hikmet Karaman'lar, Hüseyin Kalpar'lar, Ümit Kayıhan'lar yakışır..

Tıpkı çapsız Türk basınının da yakıştığı gibi..

2 yorum:

Baha dedi ki...

Hocam selam,

Eline saglik cok guzel yazmissin. Vasatlik, bayagilik, surunun elemani olmak Turk basininin ve ne yazik ki Turk insaninin cok sevdigi bir sey. Dolayisiyla herhangi bir alanda biraz sivrilen, farkli dusunen, uygulamaya calisan bir insan en kucuk hatasinda ve basarisizliginda yerden yere vuruluyor cunku yipratarak kendi seviyelerine cekeceklerine inaniyorlar ve gecen sene oldugu gibi basarili da oluyorlar. Iyi ki diyorum Derwall, Piontek (milli takim) ve 1. Fatih Terim doneminin ilk yilinda bunlari bu kadar dinlemedik - kabul edelim ki bu kadar guclu de degillerdi, yoksa buralara da gelemezdik.

Galatasaray taraftari ve yonetimi bu sinavdan alni ak cikacak ve yeni bir futbol devrimine imza atacaktir diye dusunuyorum.

12 Ekim 2009 13:10
Adsız dedi ki...

birader, iyi güzel de ben bir galatasaray yönetiminin de çıkıp adam gibi basını idare edemeyişine çok şaşırıyorum. tamam adamlar çiğ, kalitesiz, vs ama işte bu yüzden istediğini yazdırma-çizdirme şansın da daha çok değil mi? hepi topu 15-20 kişiyi etki altında tutacaksın, belki o kadar bile yok. zor mu yani?

Egemen

12 Ekim 2009 20:54