Rijkaard'in Basın Toplantısından İzlenimler
Rijkaard'ın basın toplantısından izlenimlerimi sıcağı sıcağına yansıtayım:
- Galatasaray'ı inanılmaz benimsediğini, buraya gelmeyi çok istediğini satır aralarında, alakasız sorulara dahi klübün büyüklüğü ve tarihinin altını çizerek verdiği cevaplarla gösterdi. Bu çok önemli. Sadece para için buraya gelmediğini, yeni bir "challange"'a isteyerek ve tutkuyla başladığına dair bir gösterge.
- Henüz futbolcuların hemen hemen hiç birini tanımadığını ve herkesin kendisiyle temiz bir sayfa açacağını söyledi. Yani şu oyuncu sorunluydu, bu oyuncu sakattı; böyle şeylere değil, gördüğüne önem verecek ve ona göre hareket edecek.
- Benzer bir şekilde, oyuncunun milliyetinin, isminin değil, oynadığı mevkiinin ve yaptığı işin önemli olduğunu söylerken, kafasında bir oyun planı olduğunu ve oyuncuları o plana göre seçeceğini söyledi. Bu da demektir ki, pragmatik yöntemlerle oyuncuya göre sistemle başarıya ulaşmaya çalışmayacak Rijkaard. Bunun yerine belki biraz da zaman alacak olsa da, kafasındaki futbolu sahaya yansıtmaya çalışacak.
- Basın mensuplarına verdiği cevaplarda çok olgun ve zekiydi. Basının aptalca sorularında dahi sıkılmadan, en üsturuplu cevapları verdi. Örneğin, tuzak bir soru olan, yönetimin siz gelmeden önceki transferleri hakkında tasarrufunuz ne olacak sorusuna, bunun kadar doğan bir şey yok, klüpler geleceğini düşünerek hareket etmek zorunda. Ben dün burda değildim, bugün burdayım, ne olacağını bilemezsiniz hayatta. O yüzden kişilere bağlı transfer yapamazsınız diyerek hem basını taca çıkardı, hem de yönetimle birliktelik sergiledi.
- Her manada çok büyük bir karizma olduğunu her cümlesinde gösterdi. Oyuncuların kendisine büyük saygı duyacağına eminim.
- Yardımcıları konusunda henüz son nokta konulmamış, umarım Neeskens'de bir pürüz olmaz.
- Son olarak, basın toplantısının yapıldığı yer ve organizasyon çok kötüydü. Böyle bir isme daha şaaşalı bir tören yakışırdı.
0 yorum:
Yorum Gönder