2 Nisan 2010 Cuma

Ben spikerin akıllısını severim..

Bugün Ankaragücü-Beşiktaş maçının sadece ilk yirmi dakikasını izleyebildim. Dolayısıyla maçın geneliyle, henüz izleyemediğim, ama net penaltı olduğu söylenen pozisyonla ilgili yorumum olmayacak.

Benim takıldığım konu biraz daha farklı. Malum, maçın başında Jerome Rothen, yardımcı hakeme gözlük işareti yaptığından sarı kart gördü. Sonrasında bir başka pozisyonda Lig TV kameraları, Rothen'i yine aynı hareketi yaparken yakaladı. Maçın spikeri de, hemen, Rothen yardımcı hakeme yaptığı aynı hareketi, hakem Barış Şimşek'e de yaptı diyerek hemen kamuoyunda hükmü koydu.

Oysa biraz zeki bir adam olsaydı, Rothen'in bu sefer o hareketi yapmadan önce bir BJK'li oyuncuyu gösterdiğini ve bak O da aynı hareketi yaptı, neden O'na sarı kart göstermedin demek istediğini, orta hakemin de bu nedenle o gözlük hareketini aynı şekilde değerlendirmediğini anlayabilirdi.

Ama işte bizim spikerlerimiz, olayları bu şekilde süzmekten uzak olup, tamamen yüzeysel yorumlayabiliyorlar. Bu yeteneksizlikleriyle de, kamuoyunu yanlış yönlendirmekten çekinmiyorlar..

Muhtemelen şimdi bu durum Lig Tv'nin 3 dk'lık özet görüntülerinde de yer alacak ve tüm hafta sakız gibi bu pozisyon konuşulacak..

Ne yazık..

2 yorum:

Mert Kuyumcu dedi ki...

Merhaba,

Bu gibi durumlar yani spiker hataları hep oluyor. Özellikle Ertem Şener bile Şampiyonlar Ligi maçlarını sunarken yapabiliyor.

Türkiye'de futbol spikerliği ya da spor spikerliği yapan insanların arkasından gelen, onları zorlayacak ve rekabeti sağlayacak çok insan yok. Bu nedenle bir süre daha bu tarzda yanlışları duymanın çok doğal olacağını düşünüyorum.


Sevgiler, iyi çalışmalar.

3 Nisan 2010 11:24
Baha dedi ki...

Hocam selam,

Maci izlerken hafta ici is yogunlugundan dusunemedigim seyleri dusundum dun aksam senden bu konularda bir yazi bekliyorum. Galatasaray'da aklimin mantigimin almadigi son 2 senelik basarisizligin nedeni gordugum 3 konu var dusunuyorum dusunuyorum bir sebep bulamiyorum bunlar neden hala cozulmuyor diye:

1) Saglik Kurulu: Profesyonel doktorlardan olusan bu ekip niye bu kadar dokunulmaz olur? Kamu kurumu mu burasi? Memlekette doktor mu kalmadi Galatasaray gibi bir kulup maliyetini de ustlenerek iyi bir saglik ekibi kuramiyor mu?
Cozum: Cok kolay

2) Tercuman: Bu konu cok trajikomik ben artik usandim. Hem Ingilzceye hem Flemenkceye hakim bir adet az cok futboldan anlayan Turk yok mudur? En son Servet'le Rijkaard'i birbirine dusurdu su anki arkadas.
Cozum: Cok kolay

3) Copluk Horozlari: Kendilerini GS'nin sahibi goren her firsatta Avrupa'ya kapak atmak istediklerini soyleyen cakma starlar, zararlari sadece kendilerine olsa neyse, bir de yerli-yabanci ayrismasi yaparak kulubu dinamitliyorlar. Bir baskan bu olup biteni nasil goremez? Sene sonu gidici olan, kulup tarihinin en kazma futbolcularindan Caner bile kendisinde bu cahil cesaretini nerden bulur? Rijkaard'i da yemeye kalkmalarina yonetim nasil seyirci kalir? Bunlari cok sevdikleri Avrupa'ya sepetlemek bu kadar zor mudur? Zaten fiks 3 senede bir kez gelecegi kesin olan bir adet yerel lig kupasi kazanacaklar diye omrumuzden omur mu gitsin? Cozum: Cok zor

3 Nisan 2010 13:49