18 Mayıs 2009 Pazartesi

Ali Ağaoğlu üzerinden reklam savaşları


Takip ettiniz mi bilmiyorum. Yayın hayatına kısa bir süre önce başlayan ve benim çok başarılı bularak her gün aldığım Habertürk gazetesi, Ağaoğlu İnşaat'ın görgüsüzlüğüyle dikkat çeken sahibi Ali Ağaoğlu hakkında, Ataşehir'deki bir araziye hangi yollarla sahip olduğuna dair bir haber yaptı. Gazetenin genel yayın yönetmeni Fatih Altaylı aynı gün bu haberi şu şekilde aktardı ve bir nevi Ali Ağaoğlu'na açtıkları savaşı ilan etmiş oldu:


Habertürk gazetesinde bugün de, Ali Ağaoğlu'nun son model iki farklı otomobiline aynı plakanın takılmasıyla ilgili açılan soruşturmaya yönelik bir haber daha var. 

Fatih Altaylı'nın yazısında görebileceğiniz üzere, Ağaoğlu Habertürk'ün haberlerini, kendilerine değil de Hürriyet'e reklam verdiklerinden ötürü yaptıklarını söylüyormuş yakın çevresine. Sanki bunu doğrularcasına, Hürriyet Gazetesi'nde de aynı gün Rahmi Turan tarafından kaleme alınmış, şu yazı dikkatimi çekti:


Tesadüftür, değildir bilmiyorum, ancak basında yer alan son günlerdeki haberlere hiç değinmeden, Ali Ağaoğlu hakkında pespembe övgü dolu bir portre çizilmiş yazıda. Acaba Hürriyet gazetesi de inceden inceye bu reklam savaşında pozisyon mu alıyor?

Bilmeyenler için belirteyim, Habertürk sadece diğer gazetelerden daha pahalı fiyatı değil, aynı zamanda reklam ücreti olarak Hürriyet'i baz alan fiyatlarıyla sahne aldı. Örnek vermek gerekirse, aynı reklam için Hürriyet 6 alıyorsa, Sabah 3, Habertürk 5,5 talep ediyor. Yayın hayatına yeni başlamış bir gazete için bunu çok bulanlar oldu. Ancak, Habertürk kısa sürede tiraj rakamını 250-300 bin arasına oturtmayı başarmış gözüküyor.

Bu nedenle, Habertürk'ün reklam alabilmek için agresifleşmesi de, gazetenin beklenenden başarılı olduğunu görüp alacağı reklamların önünü kesmeye çalışmak da olası stratejiler.. ve görünen o ki, bu rekabetin her iki tarafı da bu oyunu yaşamaya başladı. Öncelik, Ali Ağaoğlu üzerinden olmak üzere..

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Dikkat ettin mi bilmiyorum Milliyet de hafta sonunu Ağaoğlu'na ayırmıştı, Ali Bey'in özel yaşamına. Sıkı bir işadamı portresi çizmişlerdi. Yazın bu açıdan ilginç geldi.

18 Mayıs 2009 23:32
Spinoza Gian dedi ki...

Merhaba,

Milliyet'teki portreyi görmemiştim açıkçası.. Sırf Rahmi Turan'ın yazısından bu yorumu yapmak iddialı olabilir diye düşünmüştüm ama benzer zamanlamayla Milliyet de varsa o zaman şimdi neredeyse eminim denebilir..

Teşekkürler bilgi için..

18 Mayıs 2009 23:35